Küresel iklim değişikliğine bağlı olarak yağışların miktarında ve şiddetinde meydana gelen değişiklikler, son yıllarda sıkça görülen sellerin doğurduğu taşkın felaketlerinin artmasına neden olmuştur. Akarsuların yukarı havzalarındaki yamaçlar üzerindeki koruyucu örtü zamanla tahrip edilerek bu arazilerin tarım arazilerine dönüşmeleri planlanır, artan erozyon sonucu olarak doğal dere yatakları sediment ile dolar ve böylece kaçınılmaz taşkınlar meydana gelir. Yerleşim yerlerinin genellikle akarsu kenarlarında yoğunlaşması ortaya çıkacak taşkınların ciddiyetini daha da arttırmaktadır. Yamaç erozyonunun önlenmesi ve dere yataklarında meydana gelen rüsubat hareketlerinin önlenmesi, dere ıslahı ve taşkın koruma projeleri ile gerçekleşmektedir. Küresel iklim değişikliği ile birlikte günden güne artan nüfus ve azalan doğal kaynaklar atık suların geri kazandırılma fikrini de ortaya çıkarmıştır. Atık suların tekrar kazandırılması amacıyla atıksu toplama ve arıtma tesisleri projelendirilmiştir. İçme suyu baraj gölünde ve nehir havzalarında evsel atıksu tesisileri yapımı projelerine yönelim olmuştur. Arıtılan sular öncelikli olarak tarımsal sulama amacıyla başlamış olup daha sonra evlerde kullanılacak kaliteye getirilmiştir.